20 Kasım 2011

UNUTMA BENİ APARTMANI

Dün gece bitirdiğim kitap. Fuardan almıştım. Fuar daha bitmedi ben aldıklarımı bitirmeye başladım. O yüzden biraz yavaşlamayı düşünüyorum.

Nermin Yıldırım'ın ilk kitabıymış. Beni kitaplara bakarken, ilk önce kapağı çekti. Elime aldım inceledim. Yazarını ilk kez duyduğumdam biraz tereddüt de ettim. İçine göz attığımda, ilgimi çeker gibi olunca daha fazla düşünmeden aldım.

Normalde, daha hareketli kitapları okumayı seviyorum son yıllarda. Eskiden uzun uzun iç dünyalara dalan kitapları tercih ederdim. Artık macera olmasa da, olay örgüsü daha hızlı kitapları tercih ediyorum. Bu kitabı da öyle sanmıştım, ama değilmiş. Yine de sıkmadı beni. Belki biraz kahramanının hayat hikayesini anlattığından. Otobiyografik kitapları da okumayı seviyorum çünkü. Bu bir kurgu da olsa, kahramanın hayatını anlattığından sevdim. Yine de çok çok sevdim de diyemem. Aman niye almışım, okumuşum da diyemem. Olumlu tarafa oldukça yakın olarak nötr diyebilirim bu kitap için.

İlla da biraz aksiyon olsun demeyenler, biraz da şu duygunun, bu düşüncenin derinliklerine dalalım diyenler daha çok sevecektir. Mutlaka edinin demeyeceğim ama karşınıza çıkarsa da almayı bir düşünün en azından. Tavsiyemdir.

17 Kasım 2011

AKLINDAN BİR SAYI TUT

Aslında bunu okuyalı çok oldu. Ablam bayram için Fethiye'den geldiğinde getirmişti. Ben de hasta olduğumdan bol bol dinlenip, her uzandığımda kitabı da elime alıp, bitirmiştim. Ama bir türlü yazamadım.

Uzun zamandır kitapçılarda görüp, elime alıp alıp bırakıyordum. Olasılıksız'dan sonra bu tür kitaplar çok çıkmaya başladı. Olasılıksız ve Empati'yi beğenmiş, devamında Zar Adam 1 ve 2'yi alıp okumuş ama Zar Adamlar'ı aldığıma pişman olmuştum. Konu ve içerik ve olay örgüsü ve hikaye bakımından beğenmemiştim Zar Adamlar'ı. O yüzdendir ki buna da temkinli yaklaşıp, almayı hep ertelemiştim.

Güzelmiş. İlginç bir konusu var. İşlenen bir kaç cinayet var. Katilin kurbanlarını seçme yöntemi değişikti. Hoşuma gitti. Belki bu tarz kitapları çok ve sürekli okuyanlar için sürprizli değildir. Ben polisiye sevsem de sürekli ve kesintisiz takip etmediğimden değişik geldi. Sonuçta belki de fazla bir beklentim olmadığımdan, keyifle okudum. Tavsiyemdir.

15 Kasım 2011

GİZLİ ANLARIN YOLCUSU


Fuardan almıştım. Bir - iki saat önce bitirdim. Güzeldi. Hikaye çok sardığından ve sonunu merak ettiğimden ara vermeden okudum. Daha ileride, bir daha, acele etmeden, sindirerek okumak isterim.

Daha önceki Kulin kitaplarına pek benzemiyor. Konusu da, kurgusu da, dili de farklı geldi bana. Sanki bambaşka biri yazmış. Güzel yazmış. Okurken hiç alakası olmasa da Kulin'in Gece Sesleri'ni anımsattı bana nedense. Onun tadındaydı. Ya da okuduğumda o da bana değişik gelmişti. Bilmiyorum.

Kulin'i sevenler zaten alacaktır ama sevmeyenlere de tavsiye ederim ben bu kitabını. Buram buram Kulin kokmayan bir Kulin kitabı okumaları için.

Yine görüşmek üzere...