24 Temmuz 2016

33


Biz bu haftasonu Demirköy'deydik. Demirköy'ün çileği meşhur, ben de bir kaç kilo aldım eve gelirken ve kokusu mis gibi tadının güzelliğini ise anlatmaya kelime bulamam. Bir kısmını hemen reçel yapmak üzere kaynattım. Bir kısmını zaten yolda yedik. Bir kısmını da evdekiler yesin diye ayırdım. 

Dün gece sekiz gibi çıktık yola, iki tane yakın akrabamızın düğünü vardı. Önce Lüleburgaz'daki kuzenin düğününe uğradık. Yarım saat kadar orada durup diğer düğünün sonunu yakalamak için yola çıktık. Gece yatışım bir buçuğu geçince ve yol yorgunluğu da olunca sabah ancak on bire doğru kalkabildim ki bu neredeyse son beş senenin rekorudur benim için. Kahvaltı sonrası biraz da keyif yapıp öğlen çıktık yola ve önce çilek almaya, sonra mezarlığa anneannemle dedeme uğradık, arada iki ufak mola derken yolu Büyükçekmece'de deniz kenarında bira içerek noktaladık. Çok iyi geldi yorgunluğun ve sıcağın üzerine buz gibi. Gerçi ben çeyrek bardak içebiliyorum ancak . O da kırk yılda bir, canım çekerse... Genelde deniz kenarında kahve keyfini tercih ediyorum. 

Önümüzdeki hafta yoğun geçecek gibi görünüyor. Aradaki bu mola iyi geldi. Hep yapmak istediğim ama gerçekleştirme aşamasında evde keyif yapmak daha kolay geldiği için vazgeçtiğim haftasonu planlarımın birini düğünler vesilesiyle yaşamış oldum. 

Yine görüşmek üzere...

Hiç yorum yok: